İran ile Türkiye arasında ortak bir serbest ticaret bölgesi kurulması yönündeki planlar, Temmuz ayında yapılacak görüşmelerle netlik kazanabilir. İran-Türkiye Ortak Ticaret Odası Genel Sekreteri Mehdi Musayi, İran tarafının bu konuda olumlu sinyaller aldığını ancak ilerlemenin henüz net olmadığını belirtti.

İran’daki Donya-e-Eqtesad gazetesinin haberine göre, Türkiye İranlı ihracatçılar için adeta bir geçiş koridoru. İran’dan çıkan birçok mal Mersin Limanı üzerinden Avrupa ve Afrika pazarlarına ulaşıyor. Ancak Türkiye, bu malları kendi gümrük kayıtlarında İran’dan ithalat olarak göstermediği için ticaret verilerinde tutarsızlıklar yaşanıyor.

Habere göre, 2024 yılında Türkiye’nin toplam ithalatı 300 milyar doları aşarken, İran’ın bu pastadaki payı yalnızca 5 milyar dolarla sınırlı kaldı. Bu rakam, pandemiden önce 15 milyar dolara kadar çıkmıştı. Türk tarafı ağırlıklı olarak İran’dan petrokimya ürünleri satın alıyor. Ayrıca kuruyemiş, hurma, safran ve benzeri tarım ürünleri de talep görüyor.

Mehdi Musayi, İran ile Türkiye arasındaki ticaretin azalmasında İran’ın uluslararası bankacılık sistemine erişememesinin ve uygulanan yaptırımların önemli bir rol oynadığını vurguladı. Bu durum, Türk tarafı açısından İran’la ticareti riskli hale getiriyor ve İran’a yönelik ticari iştahı azaltıyor.

Habere göre, iki ülke arasında uzun bir kara sınırı ve kültürel/dini yakınlıklar bulunmasına rağmen, İran bu avantajı yeterince değerlendiremiyor. Musayi’ye göre, bu yakınlık ticaretin gelişmesi için büyük fırsatlar sunsa da mevcut kısıtlamalar bu potansiyelin önünde ciddi engel teşkil ediyor.

El Muhabir